Atakum Belediyes Başkanı Av. Cemil Deveci, 8 Nisan 2019’da mazbata alışının ikinci yıl dönümünde başkan yardımcıları ile birim müdürleriyle değerlendirme ve istişare toplantısı gerçekleştirdi. Atakum Belediyesi’nin adeta röntgeninin çekildiği toplantıda 2019-2020 çalışmalarının incelendi, gelecek yıllar için yol haritası çizildi. Belediye kaynaklarının israf edilmemesinin önemli önceliklerinden birisi olduğunu söyleyen Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, “İki yıldır, Atakum Belediyesi’nde israf edilmeyen ve israf ettirilmeyen bütçenin karşılığı neyse onu yaptık. İki yıldır ne yapmışsak adım gibi eminim, kuruşu kuruşuna tutar israf edilmeyen rakamla yapıldı” diye konuştu.
“BU BİRLİKTE YÖNETME RUHU”
Hem Atakum Belediyesi hem diğer belediyeler için zor bir dönem yaşandığını kaydeden Başkan Deveci, “Pandemi işimizi biraz daha zorlaştırdı. Zor bir süreci sürdürebilmek ve yönetebilmek için herkesin desteğine ihtiyaç var. Bunu sıkça söylüyorum. Özellikle belediye bürokrasisinin kendi içinde uyumlu, birbirine deneyimlerini aktarır şekilde çalışmaları gerekir. Biz onu yaptık. Bir de ortak akıl arayışı gerçekleştirmeye çalıştık. Belediyenin gelirlerinin artırılması, belediye hizmetlerinin sürdürülebilir olması lazım. Buradaki arkadaşlarımızın hepsi belediyecilikte deneyimli. Hepsinin söyleyebilecekleri var. Onları toparlamaya çalışıyoruz. Bu toplantıları birbirine yakın birimlerle de ayrıca devam ettireceğiz. Belediye kaynaklarının israf edilmemesi önemli önceliklerimizden bir tanesi. Öncelikli yerlere belediye kaynaklarının harcanması. Her belediye birimi ‘Benim önceliğim bu’ demeyecek. Belediye bütçesini, belediyenin ihtiyaçlarını da önüne alacak. Bu bütçeyle en öncelikli ihtiyaç hangisidir bu kentin önceliği nedir, kendisi belediye başkanıymışçasına karar verecek ve uygulayacak. Bu ruhu aşılamaya çalışıyorum. Bu birlikte yönetme ruhu. Bu ruh içinde bulunduğumuz sıkıntılı süreçten hızlı çıkma, bu ekonomik dar boğazı komşularımıza, Atakumlulara mümkün olduğunca yansıtmama ya da daha az yansıtma çalışması. Bunu yapmaya çalışıyoruz. Bir kurumsal kimlik oluşturmaya çalışıyoruz. Belediyelerde bu kurumsal kimlik biraz ikinci üçüncü plana itilmiş. İki yıldır bunun için uğraşıyoruz zaten. Önemli bir noktaya geldik” ifadelerini kullandı.
“DAYANIŞMA KÜLTÜRÜ ORTAYA ÇIKTI”
Pandemiyle beraber hem toplumda hem de Atakum’da var olan müthiş dayanışma kültürünün açığa çıktığını belirten Başkan Deveci, “İnsanlar sorumluluk hissetti, herkes birbiriyle ilgili ve herkes birbirinin sorumluluğunu takip ediyor. Kendisinden olanı kendisinden olmayanı biliyor. Biz belediye olarak buna aracılık ediyoruz ve ki yıldır bu konuda ciddi bir şekilde başarılıyız. Bu hem kamuoyuna ve kamuoyu araştırmalarına yansıyor, hem de ben sokağa çıktığımda yansıyor. Ama bu yeter mi? Yetmez. Önceki gün de şu cümleyi kullanmıştım: ‘Yoktan var etmeye çalışıyoruz.’ Yoktan var etmek insan işi değil. Yani daha sorunun çarpıcı olduğunu, sorunun büyük olduğunu hissettirmek için bu cümleyi kullanıyorum. Var olanı ya da var edebildiğimizi en ihtiyaçlı kısımları ve en öncelikli kesimlere harcayarak kullanmaya çalışıyoruz. İki yıldır, Atakum Belediyesi’nde israf edilmeyen ve israf ettirilmeyen bütçenin karşılığı neyse onu yaptık. İki yıldır ne yapmışsak adım gibi eminim, kuruşu kuruşuna tutar israf edilmeyen rakamla yapıldı. Bu bile az birşey değil. Ama bu böyle gitmeyecek. Önümüzdeki günlerde açılacak ve giderek toparlanacağız. Atakum’u mutlu geleceğin bir kenti iddiamızı sürdüreceğiz” dedi.
“MAZERET ÜRETMİYORUM. SORUN DERİNDE VE CİDDİ”
Atakumluların, Atakum Belediyesi’ni takip etmeye ve ‘Eksiğiniz var’ demeye devam etmelerini isteyen Başkan Deveci, şu şekilde sürdürdü: “Tabii bunu diyebilmek için de sorumluluklarını yerine getirsinler. Bunu bir zorluğun altını çizmek için söylüyorum. Kamuya olan borçların yapılandırılmasına ilişkin bir süre tanınmıştı biliyorsunuz. Atakum Belediyesi’ne borcu olanların yarısı yapılandırma için başvurmadı. Ya bir kısmı borcunu hafife aldı ben hepsini birden de ödeyebilirm dedi. Ya da ödeyecek gücü yok. Eğer Atakum da ‘Atakumluların ödeyecek gücü yok’ cümlesini kuracaksak vay Türkiye’nin diğer ilçelerinin haline. Yani bunu şunun için söylüyorum, sorun derinde ve ciddi. Abartmıyorum, mazeret üretmiyorum. Her cümlenin sonunda mazeret üretmediğini belirtiyorum. ‘Belediye başkanı seçilmeseydin, madem seni seçtik çöz’ değil. Hep birlikte çözeceğiz. Bedel ödenecekse ödeyeceğiz, çamurda yürüyeceksek birlikte yürüyeceğiz. Bu Türkiye’nin bütünü için de geçerli. Özverili olunacaksa herkes özveride bulunacak. Tasarruf yapılacaksa herkes tasarruf yapacak. Bu dönem böyle bir dönem. Ben bu kültür yerleştirmeye çalışıyorum. Gayet tabii yol yapacağız, temizlik yapacağız. Belediye bürokrasisi çalışacak ama bu kültürün topluma yerleşmesi lazım. Buna ihtiyaç var. Atakum’da da bu kolay yapılabilir. Şu ana kadar da başarılıyız, iyi gidiyoruz, iletişimimiz gayet güçlü. Bu kültür yerleşirse var olan olmayana destek olma iradesini kendinde ve gönlünde görürse o zaman toplumda sıkıntı giderek azalacak demektir.”