Dünyanın farklı ülkelerinin farklı zamanlarda uygulamaya koyduğu, "süper zenginlerden alınan ve zor zamanların mağdurlarına dağıtılan" dayanışma vergisinin aynısı Türkiye için de geçerli olabilir mi? Tüm detaylara haberimizi okuyarak ulaşabilirsiniz.
DAYANIŞMA VERGİSİ
Dayanışma vergisi; bir ülkenin savaş, büyük bir doğal afet, ağır bir ekonomik kriz gibi zorlu bir döneme girmesi veya zor bir dönemin hemen ardından uygulanan istisnai bir vergi türüdür. Savaş, afet ve ağır ekonomik krizlerin açtığı yaraları iyileştirmek bu verginin amacıdır. Peki bu vergi uygulamasını hangi ülkeler uyguladı? Küresel finansal kriz sırasında İrlanda ve İzlanda, Arjantin, Almanya, Letonya, Fransa ve Polonya bu vergi sistemini kullananlar arasında. Türkiye'de ise 6 Şubat'ta yaşanan deprem ve mayıs seçimlerindeki vaatler doğrultusunda bütçe açıkları meydana çıktı. Orta Vadeli Programa göre bütçe açıkları şu şekilde;
2023 senesi; 1 trilyon 633 milyar TL,
2024 senesi; 2 trilyon 651 milyar TL,
2025 senesi; 1 trilyon 824 milyar TL,
2026 senesi; 1 trilyon 827 milyar TL,
olmak üzere sadece 4 senenin bütçe açığı 7 trilyon 936 milyar TL'ye ulaşmış bulmakta. Bütçe bu duruma düştüğünde faiz ödemeleri de hızla artıyor. Bu açıkları kapatmak için hükümetler yeni vergiler seçiyor veya mevcut vergileri artırıyor. Vergi Uzmanı Dr. Ozan Bingöl ise konu hakkında şu ifadelere yer verdi: "Değerli gayrimenkul vergisi gibi zenginlerden alınması gereken sembolik bir dayanışma vergisinin de önümüzdeki günlerde getirilip getirilmeyeceği belli değil. Ancak şu ana kadarki genel görüş, Türkiye'de hiçbir hükümetin dayanışma vergisi uygulamaya hazır veya istekli olmadığı yönünde."