CHP lideri ve Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ziyarette bulunduğu Kahramanmaraş merkezli depremin sonucunda yıkılan Adıyaman'da üç farklı provokasyona maruz kaldı.
Kılıçdaroğlu, mezarlık ziyaretinde ve ardından gerçekleştirdiği türbe ziyaretinde sözlü saldırıya uğradı. Konvoyu Kahta'da tekmelenen Genel başkan, mecburen geziyi iptal etmek zorunda kaldı.
Saldırının ardından ise Davutoğlu, sosyal medya hesabından paylaşımda bulunarak şu ifadelere yer verdi:
"Ey iktidar sahipleri, cami avlusunda, cenazede siyaset yaparak, kardeşi kardeşe düşman ederek, hedef göstererek ne yapmak istiyorsunuz? Bugün Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kılıçdaroğlu'nu hedef alan çirkin olaylar bu iktidarın eseridir.
Samimi Müslümanlar insanların camiye gelmesinden, sahabe türbesini ziyaret etmesinden ve Fatiha okumasından mutlu olurlar. Kem sözle ve hakaretle güçlerini korumak isteyenler ise insanları dinden ve ibadetten soğutur. Hiç bir iktidar gücü bu vebalin ağır yükünden kurtulamaz."
BABACAN TEPKİSİZ KALAMADI
Ali Babacan'da yapılan saldırıya kayıtsız kalmayan siyasilerden biri oldu.
DEVA Partisi lideri Ali Babacan da Twitter hesabından yaptığı paylaşımda:
"Öfke mi, sevgi mi?
14 Mayıs, bu sorunun yanıtlandığı bir referandum olacak. İnanın, mübarek bayram günü Sayın Kılıçdaroğlu'na yansıtılan öfke, sevginin gücünden büyük değil.
Cumhurbaşkanı adayımız Kemal Bey’e geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum." dedi.
BİR TEPKİDE TİP GENEL BAŞKANI ERKAN BAŞ'TAN
TİP Genel Başkanı Erkan Baş, saldırıları kınayarak "Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na Adıyaman ziyaretinde sabahtan bu yana süren ve iktidar tarafından provokasyon amacıyla planlandığı belli olan saldırı girişimlerini kınıyorum. Camileri oy devşirmek için siyaset alanına çevirenlerin bu provokasyonları, Saray iktidarının durmak bilmeyen kutuplaştırma politikalarının bir yansımasıdır. Ama bir işe yaramayacak. Birlikte direndik, birlikte kazanacağız!" mesajını paylaştı.
Kılıçdaroğlu'na yapılan bu saldırıyı kimin, ne amaçla yaptığı ise şuan bilinmiyor. Fakat seçim öncesi yapılan bu davranışın siyasiler tarafından hiç hoş karşılanmadığı kesin.