Fırat Üniversitesi'nin düzenlediği 'Depreme Dirençli Kentler Çalıştayı'na katılan Prof. Dr. Naci Görür, ABD'deki Colorado Üniversitesi'nden sismolog Roger Bilham ile birlikte önemli bilgiler verdi. Roger Billham, 2020 ve 2023 yıllarında gerçekleşen depremlerinin muhtemelen normalden daha büyük olacağını ve bölgedeki kuvars şistinin bunu engellediğini söyledi. Prof. Dr. Naci Görür'ün açıklamasında ise Samsun'a bağlı Ladik, Havza ile Vezirköprü ilçelerinin üzerinden olduğu Kuzey Anadolu Fayının dünya genelinde en tehlikeli fay hattı olarak kabul edildiği ifadeleri yer aldı.
Prof. Dr. Naci Görür: Yaklaşık 2,5 milyon kişi risk altında
Depreme Dirençli Kentler Çalıştayı'nda Elazığ ve Kahramanmaraş başta olmak üzere Türkiye'nin birçok ilinde meydana gelen depremler, deprem öncesi alınması gereken önlemler ve kentlerin deprem güvenliğine ilişkin araştırmalar değerlendirildi. Özellikle 2020 yılında Sivrice ve 2023 yılında da Kahramanmaraş depremi hakkında bilgi veren bilim insanları, saha araştırmaları ve sonrasında yapılan analizler sonucunda elde edilen verileri paylaştlar.
“Kuzey Anadolu Fayı dünyanın en tehlikeli fayıdır”
Konferansta konuşan jeolog, Bilimler Akademisi üyesi Prof. Naci Görür, şu ifadeleri kullandı:
"Elazığ sismik kültürü olan bir şehir olmalı. Çünkü Kuzey Anadolu fayı Karlıova'dan Erzincan'a kadar geçmekte. Bu fay dünya genelinde en tehlikeli fay şeklinde tanımlanıyor. Ayrıca Karlıova'dan uzanan Doğu Anadolu Fayı da var. Erzincan, Malatya ve Hatay'a gitmekte. Son zamanlarda depremler yaşandı ve onbinlerce vatandaşımız hayatını kaybetti. Malatya ve Pülümür'den başlayıp Ovacık'a kadar batıya uzanan bir fay da var. Bu fay aktif. Her gün deprem olacağını düşünmeyin. DAF, Bingöl, Elazığ ve Malatya'ya saldırıyor ve yaklaşık her 500 yılda bir çok şiddetli depremler yaratıyor. Yani yılda bir santimetre hareket eder ve bu santimetrelik hareketi kimse duyamaz. Anadolu her yıl 1 cm batıya, Akdeniz'e doğru ilerliyor. Biz duymuyoruz ama orada gerginlik biriktiriyorlar. Bu, bu ortamda yaklaşık 500 yılda bir meydana gelen depremlerden kaynaklanan birikmiş stresin, belirli nedenlerden dolayı serbest bırakılmasının bir sonucu olduğu anlamına gelir. Dikkat edin Elazığ'ın her tarafı aktif faylarla çevrili. KAF yani Erzincan-Karlıova arasında 250 yılda bir gerilim birikiyor. Üstüne üstlük Elazığ'ın bir dilim üzerinde yer aldığını ve dilimin her tarafının faylarla çevrili olduğunu belediye başkanına anlattım. Bir süre sonrasında Elazığ ve çevresinde tamamen kırmızıyla çizdiğim faylarla çevrelendi. Deprem yaratacak ve olursa mutlaka Elazığ'ı farklı ölçekte etkileyecektir”
"2020 depremi olmasaydı 2023 depremi 8,4 büyüklüğünde olabilirdi."
Türkiye'nin genel tektonik durumuyla ilgili bilgiler veren ABD'nin Colorado Üniversitesi sismoloğu oger Bilham, "2020 yılı ve 2023 yılı depremler normalden daha büyük olabilir, o yüzden nedenine dikkat çekmek istedim. Bu neden engelleniyor? Deprem Bingöl'den başladı. Tek bir deprem olabilirdi fakat olmadı. Şimdi nedenini açıklıyorum. Eğer sadece bir deprem olsaydı, yani 2020 depremi olmasaydı ve 2023 yılında fayın tamamı kırılmış olsaydı, depremin büyüklüğü 8,2, hatta 8,4 büyüklüğünde olabilirdi. Bu depremleri engelleyen şey bir yandan fayın uzunluğu, diğer yandan da fayın vurduğu taraftır. Üçüncüsü, ilk olarak Roger Bilham ile diğer bilim adamlarının Doğu Anadolu fayı üzerinde gösterdiği 'tırmanma' hareketi, bir diğeri ise derin kayaların özelliğidir" diye konuştu.
SAMSUN'UN DEPREM RİSKİ
Çalıştay'da herkesin dikkatini çeken bilgiler paylaşan uzman isimler, Kuzey Anadolu Fayı, Samsun il merkezinin güney bölgesindeki Ladik, Havza ile Vezirköprü ilçelerinden geçtiğini ayrıca Kavak, Asarcık ve Ayvacık ilçelerinin de birinci seviye deprem bölgesinde yer aldığını söylediler. Uzman isimler ayrıca; Samsun kent merkezi ikinci düzey deprem bölgesinde yer almakta olduğunu da belittiler.