Bu Şehirde yaşamak zordur..

İş desen sıkıntı, Geçim desen sorunlu, Sahipsizlik desen aldı başını gidiyor..

Belki Karadeniz'in alışveriş merkezleri, Hava alanı, Demir yolu, Deniz yolu, Tramway gibi bir en modern ve en büyük Şehri gibi görünür ama aslında en sahipsiz Şehridir..

Neden'mi ?

51 Yıllık mazisi zaferlerle dolu, Memleketin en büyük markası olan SAMSUNSPOR gerçeğini kimsenin benimsememesinden, Sahiplenmemesinden..

Ancak bu Şehirde yaşan insanlar hiç bir zaman bir basketbol topunun çembere girmesini, Kapalı insanı boğan yada daraltan kapalı spor salonlarını kısacası Basketbolu hiç benimseyemediler.. Bir ara tamam oldu artık Samsun'da da Basketbolu sevenler çoğalıyor derken o branşta da bir sahipsizlik sonucu hedefe varılamadı..

Bu nedenle Samsunlu bir çok sever bir topun potadan geçmesini değilde, 90 Dakika tribünde o sahipsiz, her zaman küllerinden doğan 51 yıllık Koca Çınarlarını yani Samsunspor'u benimsediler.. 2 yıl üst üste çok istedikleri Süper lig'in kapısından dönseler'de.. Türlü Türlü cezalar yeseler'de...

Tıpkı geçmişte tüm Samsunluların bizzat görüş yaşadığı Basketbol takımlarının Süper Lig'de mücadele etmesi değil, Samsunspor'un 51 yıldır Yılmadan, Usanmadan ve Bıkmadan herşeye rağmen dim dik ayakta kalması bu Şehirde her şey'den üstün olmasını sağlıyor..

Bilmem anlatabildim'mi.. Anlayamayanlar Samsunspor'u ve Büyük Taraftarlarının geçmişine şöyle bir baksın.. Ozaman daha iyi anlarlar.. Kalın sağlıcakla...!